25 Mayıs 2012 Cuma

Endemizm

Bir bitkinin yayılış alanına o bitkinin “areali” denir. Yayılış alanı geniş olan bitkiye “Kozmopolit”, dar olana yani yer yüzünün belirli ve dar bir bölgesinde doğal olarak yetişen bitkiye de “Endemik” bitki denir. Endemik Yunanca Endos-yerli kelimesinden gelir.Buna göre Endemizm: Bir bitki, türünün dar bir bölgede sınırlanmış halde bulunmasıdır.
Yani bu deyim, belirli bir bölgeye veya ülkeye özgü bitki taksonu (Subsp. Species, Genus, Familya gibi) için kullanılır.

Bir bitkinin ülkemiz için endemik olduğu söylendiğinde, bitki ister dar bir bölgede, ister Türkiye’nin büyük bir kesiminde yayılmış olsun, söz konusu endemik takson ülkemiz sınırları içerisinde düşünülmelidir. Yayılış alanı Türkiye’nin dışına taşmayan bitkiler endemik olarak anılmalıdır.

Bir endemik bitkinin yayılış alanının genişliği değişik büyüklüklerde olabilir. Örneğin, Lysimachia minoricensis (Primulaceae) yalnızca Minorka adasında birkaç m2 lik bir alanı kaplar. Buna karşılık yurdumuz için endemik olan bir takson ise km2 lerce yer kaplayabilir.  Fakat bir kıta için endemik türler olamaz. Çünkü endemikler bir kıtanın her yerinde yayılış göstermeyip, kıta içerisindeki bir dağ, dağ sırası veya herhangi bir bölgede bulunurlar. Ayrıca bir kıtanın veya bölgenin ancak belli kesimleri endemizm açısından ilginç olabilir. Örneğin Yeryüzünde Afrika’nın güneyi (Kap bölgesi), Hawai Adaları, Madagaskar, yurdumuzda ise  Güneybatı Anadolu, Toroslar, Tuz Gölü çevresi,  Çankırı ve Sivas yöreleri endemik türler yönünden zengin olan yerlerdir.

Endemizm, floristik bölgeleri tanımak ve o yerin floristik özelliklerini tayin etmek açısından oldukça önemli bir kriterdir. Belli bir floristik bölgeye has endemikler  bir araya gelerek floristik bölge sınırını oluştururlar.

Endemizm Çeşitleri

Endemik bitkiler başlıca iki grup altında incelenebilir.

1. Paleoendemikler (Relikt, Konservatif endemikler)

2. Neoendemikler    (Mikro, Progresif endemikler)

1. Paleoendemikler: Bu tür bitkiler jeolojik devirlerde geniş yayılma göstermiş ve bir değişime uğramadan günümüze kadar gelmiş ancak bugün yayılış alanları oldukça daralmış ve sınırlanmış olan endemiklerdir. Eskiden tüm Kuzey yarımkürede yayılış gösteren ancak  günümüzde sadece Kuzey Amerika’nın batı kesimlerinde yetişen Sequoia (Mamut ağacı)  türleri, III. zamanda geniş bir areale sahip olan bugün ise sadece Çin’nin dağlık kesimlerine sıkışıp kalan Ginko biloba bitkisi paleoendemiklere örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca ülkemizde Muğla çevresinde bulunan Liquidambar orientalis bitkisi de Tersiyerde Avrupa ve Asya’nın geniş bir bölümünde yayılış göstermiş bu tip bir endemiktir.

2. Neoendemikler: Evrim sonucu meydana gelmiş, yani değişime uğramış kökeni eskilere dayanmayan endemik bitkilerdir. Çoğunlukla tür ve tür altı taksonları içerirler ve birbirlerinden çok az farklarla ayrılırlar. bu nedenle bunlara Mikroendemikler de denir. Centaurea karduchorum, C. hakkariensis, Alyssum filiforme ülkemize has neoendemik bitkilerdir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder